23 Mayıs 2011 Pazartesi

Söyleyemediklerim...

       Bu sabah bloğuma, en az benim kadar aşktan gazi olmuş bir arkadaşımın "sergüzeşt" in yazısını ve o yazıya istinaden paylaştığım sözleri yayınlamak istiyorum. 


       "Esir şehrin esir yolları kılcal damarlar gibi dolaşıyor hayatımda. soğuk esiyor rüzgarları, donduruyor hayatımı. zamanını unutmuş saat kulesi çınlıyor, ürkütüyor şehri. şehir sessiz. uykuda tüm deliler. bir ben kaldım bir de serseri kaldırımlar. 
oysa isterdim ki bir an'ım olsun burada. hani bir kadeh tutuşum ya da bir hüznüm mesela.. tren yoluna bakıp içlendiğim olsun. temiz havasını içime çekmişliğim olsun. o'na benzesindi bazı şeyler. ne bileyim bir güzel gülüşüm olsun bir bankta. 'hani..' diye başlayıp 'benim..' diye devam eden cümlelerim olsun. fütursuzca savurduğum gençliğim 'işte buradaydı.. ah ne güzeldi' diyebilmeliydim ayrıca. milli kuvvet'im olsundu içimde.

esir kalmış bir şehirde ne mümkün ki bunlar.
bir balık gibiyim burada.esir olmuşum başka bir şehrin deryasında.

birileri bir yerlerde..ah bir yerlerde.. ah bu hayat böyle.. "
       
       İşte burada tam o yokuşta -saat kulesinin dibinde- bıraktım kalbimi... "O", yokuştan iniyordu, kalbim yerinden sökülüyordu. Ve saat kulesi yine kendi zamanından bir haber çınlıyordu... Ayrılık saatini vuruyordu zaman, "O" uzaklara gidiyordu, valizinin en ücra köşesine kalbimi sıkıştırarak... İşte orada, o yolda "benim" hayallerim vardı beraber el ele yürüdüğümüz hayallerim... Ama benim "Milli Kuvvet"im olmadı hiç -gitme- diyecek kadar... "Beraber gezelim bu yollarda zamansız çınlayan saat kulesine inat, unutalım zamanı bu deryada!" diyecek kadar... 
       Öyle ya dediğin gibi; "Esir kalmış bir şehirde ne mümkün ki bunlar?" düşüncelerimiz bile kendi içimizde esir kalmışken... Esir bir balığım; Balıkesir'den başka deryalara dalacak kadar cesareti olmayan... Gidene "GİTME, kal bu şehirde!!!" diyemeyecek kadar...

1 yorum:

  1. bu yazıyı okuduğumda ilk aklımdan geçen;

    'ander kalsun sevdaluk alacak canimizi'

    oldu canım arkadaşım. varsın gaybana olsun gecelerimiz varsın şarkılarla arayalım dermanımızı. 'bitti buraya kadarmış dedim, unuttum bile dedim avuttum kendimi sözde' diye devam edelim cümlelerimize. gelir elbet İlhan İrem günlerimiz.

    'işte hayat yine akıp gidiyor işte hayat sensizde yaşanıyor'

    şu Balıkesir deryasının bana öğrettiği yegane şey; bir katastrof halinde bile nefes alıyorsan umut var demektir ;)

    YanıtlaSil

Fark ettim ki içime attıklarımı ne sindirebilmişim ne de unutabilmişim... Bahar temizliği yapmanın vaktidir dedim kendime ve başladım yüreğimi temizlemeye...